Sürdürülebilir Sentetik Havacılık Yakıtı ile İlk Uçuşu KLM Gerçekleştirdi
Air France-KLM’nin Hollanda kolu, Amsterdam’dan Madrid’e bir yolcu uçuşu gerçekleştirdi ve taşıyıcı şirket, dünyada sürdürülebilir sentetik havacılık yakıtını kullanan ilk havayolu şirketi olduğunu söyledi. KLM Pazartesi günü yaptığı açıklamada dünyanın en büyük sivil ve askeri uçak ve helikopter üreticilerinden The Boeing Company tarafından üretilen 737-800 dar gövdeli, orta menzilli uçak, Royal Dutch Shell Plc tarafından üretilen 500 litrelik yakıtı taşıdı.
Bu miktar yolculuk için toplam gerekenin % 5’inden fazlasına eşitti. Havacılığın fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmaya çalıştığı için kısmen bitki kaynaklı biyoyakıtlarla çalışan uçaklar, sıradan hale gelmeye başlamıştı. Bu nedenle tamamen sürdürülebilir sentetik havacılık yakıtlarının geliştirilmesi daha uzun sürdü. KLM, 22 Ocak’ta gerçekleşen Madrid uçuşunun, tamamen sürdürülebilir bir gazyağı ikamesi üretmek için karbon tutma reaksiyonlarını, güneş ve rüzgâr enerjisiyle birleştirmede bir devrim yaptığını söyledi.
Sürdürülebilir Sentetik Havacılık Yakıtının Yaygınlaşması Mümkün Mü?
KLM İcra Kurulu Başkanı Pieter Elbers, uçuş haberlerinin açıklandığı bir web seminerinde, sürdürülebilir sentetik havacılık yakıtının piyasaya sürülmesinin çok önemli olduğunu belirtti. Sentetik jet yakıtı, karbondioksit ve sudan elde edilebilir ve bu boşluğu doldurmaya yardımcı olabilir. Ancak elektroliz hidrojeni korumak için kullanılmış olsa da süreç büyük miktarda güç tüketiyor. Bu da sanayileşmeyi büyük bir zorluk haline getiriyor.
KLM uçuşu için sürdürülebilir sentetik havacılık yakıtı, Rotterdam yakınlarındaki Pernis’te Avrupa’nın en büyük petrol rafinerisinden ve kuzey Hollanda’daki bir sığır çiftliğinden elde edilen karbondioksit kullanılarak bir Shell laboratuvarında üretildi. Shell’in Hollanda başkanı Marjan van Loon, şu anda amaçlarının sentetik yakıtı “teknik olarak mümkün olan bir şeyden ekonomik olarak uygun bir şeye” dönüştürmek, maliyetleri düşürmek ve üretimi hızlandırmak olduğunu söyledi.
Sentetikler ve biyoyakıtlar, hava yolu şirketleri tarafından, hidrojen ve elektrik gücüyle uçmayı karbon nötr hale getirmeden önce emisyonları azaltmak için, yani karbonun atmosfere salınmasını önlemede, hayati önemde görülüyor. Fakat ne yazık ki bunun, kısa mesafeli uçaklar için bile önümüzdeki on yıla kadar geçerli olması muhtemel görünmüyor.
